Yüksek enflasyon ve Türk Lirası’nın döviz karşısında yüksek değer kaybı, yaşam pahalılığını artırırken emekçiler giderek yoksullaşıyor. Sol partiler, zihniyetin değişmesi, kamucu yaklaşımın benimsenmesi çağrısı yaparken işçilerin ve emekçilerin örgütlenmesinin önündeki engellerin kaldırılması ve mücadelenin yükseltilerek işçi ve emekçilerin siyaset sahnesine ağırlığını koyması gerektiğini vurguluyor. Parti başkan ve temsilcileri Cumhuriyet’e konuştu.
Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan: Hükümetin, işçilere ve emekçilere layık gördüğü çalışma ve yaşam koşulları çok açık. Her gün iş cinayeti yaşanıyor. İşçi sağlığı ve güvenliğine gelince maliyet hesabı yapılıyor. Asgari ücret belirlenirken kaynak hesabı yapılıyor. Sermaye sınıfıa teşvik verilirken tekellere vergi indirimleri, istisnalar gerçekleştiriliyor. İhale yasalarıyla büyük tekellere ülkenin kaynakları peşkeş çekiliyor. İşçiler ve emekçilerin çalışma koşulları, kölece yaşam koşulları, yaşam koşulları ise açlık sınırırın altında. Yaşam koşulları ağır. Bu mahkumiyeti kabul etmiyoruz. Bu gidişatı değiştirmenin yolu, öncelikle işçi sınıfının birliğinin sağlanması ve taleplerini kazanması için mücadele etmektir.
SOL Parti Başkanlar Kurulu üyesi İsmail Hakkı Tombul: Neoliberal politikalar nedeniyle yurttaşlarımız neredeyse kölelik koşullarında yaşıyor. Milyonlarca işsiz var. Emeğiyle geçinenler insanca yaşayacak ücrete ulaşamıyor. Güvencesizlik, esas karakter haline geldi. Dönüşüme ihtiyaç var. Kamu kaynakları, yeraltı ve yer üstü zenginlikleri toplumsal yarar ilkesine göre kullandırılmalı ve değerlendirilmeli. Türkiye’nin bütün zenginlikleri, 5’li çete başta olmak üzere bir avuç zengine aktarılıyor. Bu politikalar zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapıyor. Yurttaşlara, yurttaşlık geliri ödenmeli. İstihdam olanakları artırılmalı. İnsanca ücret alacakları iş olanağı sağlanmalı. Başta eğitim, sağlık, ulaşım olmak üzere bütün kamu hizmetlerine erişim ücretsiz olmalı. Özgür bir toplu pazarlık ve örgütlenme mücadelesi alanı açılmalı.
TKH Genel Başkanı Aysel Tekerek: AKP iktidarının temsilcileri ve patron örgütleri tarafından ‘emekçiye bayram hediyesi’ olarak pazarlanan yeni asgari ücret tartışmaları, sermaye sınıfının ve temsilcisi iktidarının işçilere karşı oynadığı bir oyundan ibaret. AKP iktidarının, patron örgütleri ve yandaş sendikalar ile el ele vererek açıkladığı asgari ücret ile halkımızla dalga geçiliyor. Sermaye iktidarı, emekçileri kuşa çevrilmiş bir ücrete talim ettiriyor. Emeğiyle geçinenlerin hakkı bu değil. Kurtuluş yolumuz insanca bir yaşam ve eşitlikçi bir düzen mücadelesinden geçiyor.
TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan: Emekçiler açısından en önemli sorun, emekçilerin örgütsüzlüğü ve neredeyse siyaset sahnesinde ağırlıklarının olmaması. Hükümet patronlara hizmet ediyor. İşçi sınıfının, emekçilerin masada hiçbir ağırlığı yok. İşçi sınıfı ağırlığını koymalı. Böylece hem hakkını arasın ki bu günlük ekmek kavgasıdır hem de düzenin değişmesi için mücadele etsin. Bunun dışındaki her tartışma halkı aldatmadır. İşsizliğin ve yoksulluğun kaynağı bugünkü sistemdir. İşçi sınıfının önündeki örgütlenme engelleri kaldırılmalı. Bu hak tamamen gasp edilmiş durumda.
