“`html
Eski ABD Başkanı Trump’ın, Japonya ve Avrupa Birliği (AB) ile gümrük tarifelerinin indirilmesi üzerine yürüttüğü müzakereler, piyasalarda risk iştahını artırdı ve bu durum güvenli yatırım araçlarına olan talebi azalttı.
Diğer yandan, Avrupa ekonomisinin ticaret savaşının yarattığı belirsizliklere rağmen dayanıklılığını sürdürmesi ve Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) ilave faiz indirimine gitmeyeceğine dair ortaya çıkan beklentiler, piyasa fiyatlamalarını etkiledi.
Makroekonomik verilere baktığımızda, ABD’de İmalat Sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), Temmuz ayında bir önceki aya göre 3,4 puan düşerek 49,5 seviyesine geriledi. Bu rakam, piyasa beklentilerinin altında kalarak son yedi ayın en düşük seviyesine işaret etti ve imalat sektöründe daralma öngörülerini destekledi.
Dünyanın ikinci büyük ekonomisi olan Çin’de ise, yılın ilk yarısında mali gelirde geçen yılın aynı dönemine kıyasla %0,3’lük bir azalma görüldü. Çin Maliye Bakanlığı, Ocak-Mayıs döneminde bu oranların sürdüğünü bildirdi.
Gelecek haftada yatırımcılar, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz kararını ve yoğun bir veri akışını dikkatle izleyecek.
Ayrıca, Trump’ın Fed Başkanı Jerome Powell ile yaptığı son görüşmenin ardından, faizlerin düşmesi yönündeki mesajları, gelecekte daha düşük faiz oranlarının mümkün olabileceğini düşündürüyor.
Düşük faiz beklentileri ve ticaret anlaşmazlıklarının çözüme kavuşması, enerji ve sanayi metallerine olan talebin artmasına neden oldu. Bunun yanı sıra, İran ile sürdürülen diplomatik ilişkiler ve Rusya’nın Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ile ilgili arz kararları, jeopolitik risklerin bir parça azalmasına yardımcı oldu.
ABD’nin hayata geçirdiği geniş kapsamlı gümrük tarifeleri, bazı emtialarda bölgesel fiyat farklılıklarına yol açtı. Özellikle bakır ve alüminyum gibi metal ürünlere uygulanan yüksek ithalat vergileri, New York ile Londra borsaları arasındaki fiyat farkını rekor seviyelere çıkardı.
Bu gelişmeler sonrası, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi 4 baz puan gerileyerek %4,39 seviyesine indirilirken, dolar endeksi de %0,9 düşüşle 97,6’ya geriledi.
DEĞERLİ METALLERDE DÜŞÜŞ
Değerli metaller, haftanın ilk gününde tarifelere dair endişelerle yükseliş kaydettikten sonra, ABD’deki tarife müzakereleri ve faiz indirimi beklentilerinin etkisiyle haftayı düşüşle kapattı.
Altın fiyatları, haftanın başında, 1 Ağustos’ta yürürlüğe girecek olan ek gümrük tarifeleri öncesindeki belirsizlikler ile dolar ve tahvil getirilerinin düşmesinin etkisiyle artış göstererek son beş haftanın zirvesine ulaştı. Ancak, sonraki günlerde ticaret anlaşmasına dair olumlu gelişmeler ile birlikte altın değer kaybına uğradı ve haftayı olumsuz bir seyirle tamamladı.
Gümüş fiyatları da, yaklaşık 14 yılın en yüksek seviyesi olan ons başına 39,40 dolara kadar yükseldi. ABD’nin bakır ithalatına ilişkin öngörülen %50’lik vergi artışı endişeleri, spot piyasadaki arz sıkıntısı ve altına alternatif arayışı nedeniyle gümüşe olan talebi artırsa da, haftanın son günündeki kar satışları gümüşü düşüşe geçirdi.
Bu gelişmeler ışığında değerli metallerdeki fiyatlar, ons bazında paladyumda %1,7, platin yüzde %1,4, altında %0,4 ve gümüşte %0,1 düşüş gösterdi.
BAZ METALLERDE TARİFE ETKİSİ
Baz metaller, Trump’ın bakır ithalatına yönelik tarife açıklamaları ve bu açıklamaların fiyatlamalara etkisi ile beklentilerin olumlu yönde değişmesi sayesinde haftayı pozitif bir seyirle kapattı.
Trump’ın ithal bakıra uygulayacağı %50’lik gümrük vergisi sürprizi, ABD vadeli bakır fiyatlarını rekor seviyelere taşıdı. Bu durum, Londra Metal Borsası (LME) ile ABD Comex bakır fiyatları arasındaki farkın %13’ten %31’e kadar çıkmasına yol açtı.
Nikel piyasasında ise, Endonezya Ekonomi Bakanı Airlangga Hartarto, ABD ile kritik maden ticaretinin yönetimi üzerine müzakereler sürdürdüklerini duyurdu. 1 Ağustos’tan önce varılan anlaşmayla, ABD, Endonezya menşeli metal ürünler üzerindeki gümrük vergisini %32’den %19’a düşürdü. Böylece, dünyanın en büyük nikel üreticisi olan Endonezya, ABD pazarında önemli bir avantaj elde etti.
Analistler, ticaret gerilimlerinin azalmasının ekonomik aktiviteyi artırabileceğini ve bunun da baz metaller üzerinde olumlu etkiler yaratabileceğini belirtiyor.
Bu gelişmelerle birlikte, baz metallerdeki haftalık fiyatlar, livre bazında bakır %4,1, çinko ve kurşun %0,3, nikel %0,1 değer kazanırken, alüminyumda ise yatay bir seyir izledi.
PETROLDE DÜŞÜŞ TRENDİ
Petrol fiyatları, haftanın son işlem gününde ABD ve Çin’den gelen olumsuz makroekonomik veriler ve artan arz endişeleri nedeniyle gerileyerek son üç haftanın en düşük seviyesinden haftayı tamamladı.
İran, geçtiğimiz günlerde Avrupa ülkeleri ile nükleer müzakerelere devam edeceğini duyurdu. Uzmanlar, bu görüşmenin, İsrail ve ABD’nin geçen ay İran’a yönelik saldırılarından sonra yapılan ilk yüz yüze temas olduğunu vurguladı.
Öte yandan, analistler, Venezuela ve İran’ın OPEC üyesi olmalarına rağmen, bu ülkeler aleyhinde uygulanan yaptırımlara rağmen ihracatlarını artıracaksa, küresel ham petrol arzını artıracak herhangi bir anlaşmanın piyasalardaki dengeleri değiştirebileceğini belirtiyor.
ABD’nin ticaret anlaşmaları çerçevesinde atacağı adımların, gelecekte küresel ekonomik büyümeyi ve petrol talebini desteklemesi bekleniyor, bu durum fiyatlardaki düşüşü sınırlı tutuyor.
Trump, Japonya ile Alaska’da ortak bir sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) projesi gerçekleştireceğini bildirdi. Ancak Japon yetkililer, böyle bir projeyle ilgili bilgi sahibi olmadıklarını ifade etti.
Bu gelişmeler neticesinde, Brent petrolün varil fiyatı %1,5 düşüş gösterirken, New York Ticaret Borsası’nda işlem gören doğal gazın İngiliz termal birimi (MMBtu) cinsinden fiyatı da %12,3 değer kaybetti.
TARIM EMTİALARI MIX SEYRİ DİSPLİNE EDİYOR
Tarım emtiaları fiyatları, arz ve talep dinamiklerinin yakından izlendiği bir haftada karışık bir seyir izledi.
Pirinç fiyatları olumlu bir trend gösterirken, Hindistan’daki muson yağmurlarının ekim alanlarını %12 oranında artırması ve ABD-Japonya ticaret anlaşmasının Amerikan pirincine kota kolaylığı sağlaması beklentisi, fiyatların gerilemesini engelledi.
Mısır fiyatlarında ise, sıcak hava koşulları ve Karadeniz Bölgesi’ndeki kuraklık riski etkili olurken, ABD’de haftalık ihracat satışlarının 643 bin ton ile geçen yılın neredeyse iki katına ulaşması, fiyatları destekledi. Yine de mısır haftayı negatif bir seyirle tamamladı.
Soya fasulyesi fiyatlarında, Çin’in alımlarındaki artış sürerken, ABD’de eski sezon satışlarının azalması fiyatları olumsuz etkiledi. Ancak, soya yağına olan talep ile biyodizel kullanımındaki artış, kayıpları sınırladı.
Sonuç olarak, bu hafta Chicago Ticaret Borsası’nda kile başına fiyatlar soya fasulyesinde %1,4, mısırda %2,2, buğdayda %1,3 düşerken, pirinç %2 değer kazandı.
ABD emtia borsası Intercontinental Exchange’te libre bazında fiyatlar, kahvede %1,9, şekerde %3,2 ve pamukta %0,7 geriledi. Kakaonun ton başına fiyatı ise %6,7 artışla haftayı kapattı.
“`
